Anasayfa � Tavşanlı Yazıları � Güven Adıgüzel dikkat çekti; Tavşanlı, Ahmet Uluçay, hayat ve futbol üzerine…
Arşimet’e muhalefet ederek karpuz kabuğundan gemiler yapılabileceğini de gösteren güzel adam Ahmet abi’yi geçtiğimiz yıllarda elim bir şekilde kaybettiğimizde herkes onunla birlikte ‘Tavşanlı’ diye bir ilçenin varlığını da fark etmişti.
Ahmet abi aslında bir şeye işaret ediyordu. Tek bir filmle sineması olabilen bir yönetmenin büyüsüydü bize anlattıkları. Öyle ya dünyada kaç kişiye nasip olabilirdi ki böyle bir şey. Henüz hayattayken ‘Ahmet Uluçay Sineması’ diye bir kavramdan, bir anlatım dilinden bahsettirmişti eleştirmenlere ve seyircilere. Tavşanlı’dan tüm dünyaya sesleniyordu,
Tavşanlı’dan tüm dünyaya meydan okuyordu… Biliyordu aslında, eğer İstanbul’a taşınırsa nefessiz kalacaktı, eğer İstanbul’a taşınırsa hayal kuramayacaktı… Tavşanlı onun için hayal kurabilmenin diğer adıydı çünkü. Ahmet abi gitti, bozkırdaki deniz kabuklarını yarım bırakarak, filmlerini, hayallerini, Tavşanlı’yı, kamerasını ve köyünü yarım bırakarak çekip gitti… Şimdilerde Ahmet abi’nin kaldığı yerden başka bir Tavşanlı mucizesi yaşanıyor. Tavşanlı’nın hayal kurabilen adamlarının yetiştiği bu -düşsel topraklar- küçük bir Anadolu ilçesine göre oldukça bereketli duruyor.
Futbolla aranız nasıldır bilmiyorum. Ben futbolun içinden geçtiği hayatları önemserim, tribün kültürünü, kulüp sevgisini, taraftar ruhunu çok gerçekçi bulurum. ‘Bu maçı alıcaz, başka yolu yok’un daha dışında bir yerde durur aslında futbol kültürü dediğimiz şey. ‘Dar Alanda Kısa Paslaşmalar’ filminin hayat-futbol ilişkisini özetleyen o meşhur sahnesini birlikte hatırlayalım isterseniz; ’Hayat futbola fena halde benzer. Futbol, şahsi beceri gerektirir; ama aslında toplu oynanan, insanların bir takım halinde oynadıkları bir oyundur. Hayat da öyle değil mi? İstediğin kadar yetenekli ol, iyi bir takımın yoksa kaybedersin’
Bundan yalnızca 4 yıl önce amatör kümede mücadele eden bir futbol takımını düşünün ki şimdi süper lige oynayabilsin, dünya üzerinde eşine az rastlanır türden bir başarı gerçekten. Para yok, tesis yok, imkân yok, tam destek yok, hepsinden önemlisi stat bile yok ama böyle bir takım süper lige yürüyor. Peki, bunu sağlayan nedir; ruh var, aşk var, damar var burada çünkü… Yani paranın satın alamayacağı ne varsa burda. Tavşanlı’nın ve Kütahya’nın yüzakı TKİ Tavşanlı Linyitspor Ahmet Uluçay’dan sonra ikinci kez karpuz kabuğundan gemiler yapmanın tarifini veriyor galiba insanlığa.
TKİ Tavşanlı Linyitspor’un geçtiğimiz yıl Bank Asya ligine çıktığı sıralarda sosyal paylaşım sitelerinde takıma 3 yabancı futbolcu transfer edildiğini haberi yayılmıştı. Yöresel ağızdan esinlenerek uydurulan yabancı futbolcu isimleri ilçede heyecan yaratmış ve futbolcuları görmek için tesislere gelen birçok insan bunun bir şaka olduğunu sonradan öğrenmişti. Bu zekice espri bile Tavşanlı’yı sevmemiz için yeterli bence. Hangi futbolcularmış bunlar derseniz; “Alman Otumagen (Oturmaya gelin), Senegalli De Ura (Ta orada), Nijeryalı Ge Bureye (Gel buraya), İsveçli Gelirössen (Gelir umarım), Ganalı Nerde Hana (Nerede, hani?), Fildişi Sahili’nden Aha Be (İşte böyle), İsrailli Gelmemyon (Gelmiyor musun?), Sırbistanlı Sası (Küf ve çürük gibi kokan), Japon Mataramasuko (Matarama su koy).” Tabi bunların yanında gerçek bir yıldızları da var tabi; İbrahimoviç lakaplı golcüleri Mehmet Akyüz.
Neşter, Murat Gazi ve Dumlupınar Üniversitesi öğrencilerinin kurduğu ‘uni-linyit’ isimlerinde üç etkin taraftar grubu bulunan TKİ Tavşanlı Linyitspor’un Sakaryaspor taraftar grubu ‘Tatangalar’ ile kardeş olduklarını da belirtelim. Tribün kültürünü –centilmenlik- üzerine inşa eden ve takımını desteklemek dışında başka bir şeye kafasını yormayan, Ramazan ayında Murat Gazi Parkı’nda davullar çalıp meşaleler yakarak takımları için hazırladıkları tezahüratlar eşliğinde sahura kadar birlikte vakit geçirecek kadar birlik beraberliklerine tutkun olan, karpuz kabuğundan gemiler yapmakta ısrarlı, kısa zamanda herkesin sempatisini kazanan, mütevazı, fiyakalı, fişek gibi bir taraftar grubuna sahip TKİ Tavşanlı. Bir takım başka ne ister ki?
Başta Neşter olmak üzere tüm taraftarları alkışı fazlasıyla hak ediyor, onları izliyoruz, takip ediyoruz. Son olarak iki diyeceğimiz var; birincisi bu adamların statlarını yapacak olan tüm ilgili makamlara söylüyoruz; Anadolu’da küçük bir ilçenin takımı tarihe geçecek başarılar elde ediyor, sizin oradan buralar flu görünüyor olabilir, durum budur. TT Arena için harcadığınız paranın 100 / 1’ine bile bu ilçeye güzel bir stat kazandırılabilir. Türkiye İstanbul’dan ibaret değil, buraları da görün, görün ki; seneye Galatasaray, Tavşanlı deplasmanına geldiğinde şoka uğramasın. TKİ Tavşanlı Linyitspor’un stadını yapın ki samimiyetiniz belli olsun ve Türk sporuna yaptığınız katkı gerçek anlamını bulsun. Yapılan stadın ismi konusunda ‘Tavşanlı Ahmet Uluçay Stadı’ alternatifini de mutlaka düşünün. İkinci sözüm de Neşter taraftar grubuna; Ahmet Uluçay Tavşanlı’dan çıkmış en delikanlı adamlardan birisidir. Onu unutmayın, tribünler delikanlı adamları unutmazlar, sizin mücadelenizin simgesi bile olabilir Ahmet Uluçay. Onun her ölüm yıldönümünde sizden ‘Seni Unutmadık Ahmet abi’ pankartını bekledik, bekliyoruz…
Karpuz kabuğundan gemiler yapacağınız Süper Lig günlerinize…
“Futbol asla sadece futbol değildir”
Güven ADIGÜZEL, T.T Linyitspor’u çok sevdi ve Ahmet Abi’yi fena özledi…
İZDİHAM
Category: Tavşanlı Yazıları
Privacy guaranteed. We'll never share your info.
0 yorum